İstanbul’un kalabalık noktalarından biri olan Mecidiyeköy metrobüs durağında bulunan Şişli Ermeni mezarlığı, kaosun içinde varlığını korumaya çalışan kutsal alanlardan biridir. Tuhaftır ki arada sadece bir duvar olmasına rağmen mezarlığın içine girdiğinizde bir anda tüm Mecidiyeköy’ün gürültüsü kesilir.
Mezarlık kocaman gökdelenlerin ve alışveriş merkezlerinin ortasında sıkış tepiş bir şekilde direnişini sürdürür. Hemen karşısında ise dev boyutuyla mezarlığın manzarasını işgal eden MODUNU YÜKSELT! sloganını görürürüz.
Bu malum reklamda yüzümüze gülümseyen 3 suratla karşı karşıya kalırız ve bu durumun absürtlüğü bize yeni sorgulamalara yönlendirir.
Mezarlığın içine girdiğinizde büyülendiğiniz mimari dokunuşlar, mezar taşlarına yapılmış güçlü imgeler ve orada yatanların fotoğraflarıyla karşılaşmak ağır ve çarpıcı bir an yaratır. Bu kadar ağır duyguların içerisinde kaybolup kendi içinizde hesaplaşırken kafanızı kaldırdığınızda ise suratınıza gülümseyen 3 surat ve kocaman MODUNU YÜKSELT! yazısı ile karşılaşırsınız. Mezarlığın hemen karşısında bulunan bu kocaman binaya boydan boya giydirilmiş bir coca cola reklamı görürsünüz. Mezarlığın bulunduğu semtin gürültüsü, kaosu yetmiyormuş gibi bir de bu reklamın absürtlüğü ile bize yeni sorgulama biçimleri ile karşı karşıya bırakıyor.
Nejbir Erkol (1995, Mardin), Lisans eğitimini Mardin Artuklu Üniversitesi Resim Bölümü’nde, yüksek lisansını Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Enstitüsü Resim Bölümünde tamamladı. Prekarya kavramı üzerine çalışan Erkol’un pratiği; resim, enstalasyon, performans ve video gibi mecralara yayılıyor. Mardin’in sınır ilçesinde doğup büyüyen Erkol yaşadığı yerin etkisiyle bölgenin güvencesizliği üzerine yaşananları anlatma anlatmaj isteme anlatamama
Nejbir Erkol birçok uluslararası karma sergiye ve araştırma programına katıldı. Sınır bölgesine yakınlığı nedeniyle kırılganlık, incinebilirlik, acı ve travma kavramları üzerine çalışmaktadır. Pratiği video, yerleştirme, resim ve performansı kapsar. Sanatçı 2023 Prens Claus Tohum Ödülü sahibidir.
Çalışmalarında kırılganlık, yaralanabilirlik, acı ve travma kavramlarını kendi bedeniyle
ilişkilendirerek ele alıyor. Bu kavramları ele alırken kullandığı malzemelerin de en az ele
aldığı kavramlar kadar güvencesiz olmasına dikkat ediyor.
Birçok karma sergide yer alan Erkol sergilerin yanısıra; İstanbul Bienali Çalışma ve
Araştırma Programı (2019-2020), Arter Araştırma Programı (2020-2021), Temporary
Dialects; Bridges Through My Window 2021(Almanya), Flux I bell sRTUcTURs 2024 (Almanya) gibi araştırma programlarında yer aldı. Yakın dönemde 5. Biennial of Mardin “The Promise of Grass”, Spaces of Culture Paris (2023) ve Festival SACRe, Gaîte-Lyrique, Paris (2023)‘te yer alan Erkol, 2023 Prince Claus Tohum Ödülünün sahiplerinden biri olmuştur.