Eser, video ve enstalasyon olmak üzere iki aşamadan oluşmaktadır.videoda izleyiciyi, restore edilerek modern hale getrilen iki tarihi bina arasına sıkışmış, üzerinde doğanın kendini yenilemesi ile başka bir hayat bulsa da yıkımın izlerini gizleyemeyen tarihi bir çeşme karşılamaktadır. Yozlaşan, çürüyen ve dejenere olan sistemin kendisi ile beraber yıkıma mahkum ettği, ve başkalaştırdığı her şey gibi çeşme de, kentin, kültürün, zamanın ve doğanın yıkıcı etkisinin kurbanı olmuş ve olmaya devam etmektedir.
Yıkılan alanlara kısmi olarak yerleştirilen tuğla formunda ki buzlar ile yapılan suni müdahaleler, ancak bir süre yıkımın izlerini saklamaya yetecekir.
Eserin enstalasyon aşamasında video, tuğla formundaki buzlar ile örülecek duvar üzerine yansıtılacak olup, buzdan duvarın erimesi ile birlikte şahitlik edilen tüm yıkımın bir süre sonra bellekten de kaybolmasına yol açacaktır.
“Şiir, istese de yapıcı olmaz; o yıkıcıdır; o, ancak isyan ettiği zaman gerçektir.”
William Blake (1757-1827)
Çalışmalarında sınır ve sınırsızlık kavramları üzerine sanatsal çalışmalarının yanı sıra sürrealist bozulmaları
ele alır. Bozulmanın, çürümenin ve yok oluşun gerçek üstü biçimi’nin, insanın farkında olmaksızın kabullenebildiği
tek gerçekliği olduğunu aktarmaya çalıştığı enstalasyon ve resim çalışmalarına devam etmektedir.